Sağlık Okuryazarlığı: Nedir? Neden Önemlidir?

Sağlık Bakanlığı Sağlık Araştırmaları Genel Müdürlüğü, 26 Aralık 2012 tarihinde “Sağlık Okuryazarlığı Çalıştayı” düzenledi. Bu toplantıda bana da konunun tanımı ve önemini içeren bir konuşma yapma görevi verildi. Uzun yıllardır bu konunun önemini anlatmaya çalıştığım için büyük bir mutlulukla kabul ettim. Özellikle değişmekte olan sağlık sistemi tüm toplumun sağlık okuryazarlık düzeyinin iyileştirilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Sağlık Sistemi Karmaşık

 Modern sağlık sistemi, hizmetten yararlananlar ve yararlanacak olanlar için son derecede kompleks bir yapıdadır. Kişilerin sağlık sorunları ve verilen hizmetle ilgili olarak bilgilenmeleri, sorumlulukları ve haklarını bilmeleri, sağlık ile ilgili kararlar verebilmeleri gibi yeni rolleri vardır. En önemlisi de, bu konularda bilgi ve yeterlilik sahibi oldukları kabul edilmektedir.

Sağlıkla ilgili bilgileri iletmek bugün oldukça zor bir hale gelmiştir. Bunun nedenleri arasında;

–Tanı koyma sürecinin kompleksliği,

–Sürekli yenilenen ve büyüyen araştırma bulguları,

–Sınırlı okuryazarlık düzeyi,

–Kültürel farklılıklar,

–Yaşa bağlı fiziksel ve kognitif değişiklikler,

–Dinleme, öğrenme ve hatırlamayı etkileyen duygusal durumlar sayılabilir.

Bunlara ek olarak bu iletişimin ideal şartlarda olmaması, durumu daha da zorlaştırmaktadır. (Hekim-hasta ilişkisi için ayrılan sürenin yetersizliği, hastanın veya bilgi almak isteyenin içinde bulunduğu durum-korku, ağrı, v.b)

Sağlık okuryazarlığı ile ilgili çalışmalar 1950’lerde başlamıştır. Bu çalışmalar aşağıdaki gibi özetlenebilir:

•1950-1970: Global perspektif-3. dünya ülkelerinde gebelik eğitimi, cahillik toplum sağlığını etkileyen konu,

•1970-1980: Sosyoekonomik düzey-sağlık düzeyi çalışmaları, eğitim düzeyi ile sağlıklı olma arasındaki ilişki,

•1980-1990: RWJ Foundation sağlık okuryazarlığı ölçme projesi, sağlık okuryazarlığı ile sağlık sonuçları arasındaki ilişki çalışmaları,

•1990-        : Sağlık okuryazarlığı düzeyi ile sağlık sonuçları arasındaki ilişkinin önemi, AMA raporu, IoM Raporu, DSÖ raporu.

Bu çalışmaların yayınlanmasından sonra çeşitli uluslararası kuruluşlar “sağlık okuryazarlığı” ile ilgili raporlar yayınlamaya başladılar. Bu kuruluşlar arasında Dünya Sağlık Örgütü (WHO 2001), İngiliz Tüketici Konseyi (2004), Avrupa Birliği (EU 2005), Amerikan Tabibler Birliği (AMA 2003), Amerikan Sağlık Bakanlığı (HHS, 2000, Healthy People 2010) ve bir bağımsız kuruluş olan Institute of Medicine (IoM 2004) yer almaktadır. En ses getiren ve konuya yön veren rapor IoM’ın yayınladığı rapor olmuştur.

Bu rapora göre sağlık okuryazarlığının tanımı şu şekilde yapılmaktadır. Sağlık okuryazarlığı, kişinin sağlıkla ilgili etkin ve uygun kararları verebilmesi için sağlık bilgilerini okuma, anlama ve kullanma kabiliyetidir. Sağlık sisteminin nasıl kullanılabileceği ve bu sistemden nasıl yararlanılabileceğinin bilinmesi de bu tanımın içinde yer alır. Tanımdan anlaşılabileceği gibi, sadece okuma ve anlama değil, sağlıkla ilgili karar verebilmeyi sağlayacak kadar sağlık bilgilerine sahip olmalıdır, toplumun her ferdi.

Bu tanım çerçevesinde sağlık okuryazarlığının ulaşması gereken hedefler de belirlenmiştir. Buna göre;

•Her bireyin sağlık okuryazarlık düzeyini iyileştirme fırsatı olmalıdır.

•Her birey güvenilir, anlaşılabilir bilgiye ulaşma fırsatına sahip olmalıdır.

•Sağlık ve bilim konuları temel eğitim sisteminin (12 yıllık) parçası olmalıdır.

•Toplum güvenilir sağlık bilgilerine erişebilmeli ve eriştiği bilgilerin, kaynağı ne olursa olsun doğru olduğuna güvenebilmelidir.

•Hastalar sağlık çalışanlarına serbestce ve rahatca soru sorabilmelidirler.

Yapılan çalışmalar Amerika Birleşik Devletleri’nde toplumun %14’ünün az, %22’sinin ise ancak temel bilgilere sahip olduğunu göstermektedir. Sağlık okuryazarlık düzeyi yüksek olanların oranı ise sadece %12’idir.

Sağlık okuryazarlığını etkileyen çeşitli faktörler vardır. Bunlar aşağıda sıralanmıştır.

•Genel okuryazarlık düzeyi,

•Gelir düzeyi (düşük),

•Çalışma durumu (işsizlik),

•Sağlık hizmeti sunumu ile olan deneyim,

•Bilginin veriliş yöntemi,

•Kültürel faktörler,

•Yaş.

Ülkemizde sağlık okuryazarlığı ile ilgili yapılmış çalışma çok azdır. Bunlar da daha çok özel hastalık veya hasta gruplarına bakmıştır. Genel okuryazarlık ile ilgili verilere göre bir tahmin yürütmek gerekir ise durum pek de parlak değildir. UNP raporuna göre (2011) Türkiye’de kişi başına eğitim yılı 6.8 yıldır. Sağlık okuryazarlığının genel eğitim süresinde 3 ila 4 yıl daha düşük olduğu göz önüne alınırsa, bizim toplumumuzun sağlık okuryazarlığı düzeyi en fazla ilkokul 4. sınıf düzeyinde olabilir. Ancak kapsamlı çalışmalara gerek vardır.

Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan çalışmalarda sağlık okuryazarlığı yetersiz olan hastaların %26’sı bir sonraki randevu tarihini, %42’si “ilacınızı aç karna alınız” talimatını ve %86’sı sağlık hizmeti kullanımı ile ilgili bürokratik soruları anlayamamışlardır.

Neden Önemli?

Yeni sağlık sistemi beraberinde pek çok yeniliği de birlikte getirmektedir. Bu değişiklikler hem sağlık çalışanlarını hem de toplumun tüm üyelerini etkileyecektir. Değişiklik veya yenilik olarak görülen önemli konular şunlardır:

•Kronik hastalık yönetimi ve hastanın kendi sağlığını yönetmesi,

•Hasta-sağlık çalışanı iletişimi (zaman, yöntem, süre),

•Hasta güvenliği ve sağlık hizmetinin kalitesi,

•Sağlık hizmetine erişim,

•Koruyucu sağlık hizmetleri,

•Sağlık çalışanının zaman sorunu,

•Sağlık harcamaları,

•Tüketiciye yönelik sağlık sunumu.

Yapılan çalışmalar sağlık okuryazarlığı yeterli olmayan kişilerin acil servisleri daha fazla kullandığını, hastaneye daha sık yatırıldıklarını, ciddi hastalıklarda mortalite oranlarının yüksek olduğunu göstermiştir.

Sağlık okuryazarlık düzeyi sınırlı veya yetersiz olanlarda;

•Daha sağlıksız bir yaşam,

•Kronik hastalıklarla ilgili bilgi eksikliği (hipertansiyon, diabetes gibi), verilen eğitimleri anlamada güçlük,

•Sağlıklı kalma ve koruyucu sağlık hizmetlerini ile ilgili bilgi eksikliği ve bu hizmetleri kullanmada sorunlar (tarama, aşılar, eksersiz programları, beslenme, v.b),

•Verilen tedaviye uymada güçlük (ilaç tedavisine, kontrollere uyum, v.b.),

•Hastaneye yatış hızında artma,

•Sağlık harcamalarında artma gibi olumsuz sağlık sonuçları görülebileceği öngörülmektedir.

Amerika Birleşik Devletleri’nde yetersiz sağlık okuryazarlığının sağlık harcamalarına olan yükünün 106 ila 238 milyar dolar civarında olduğu tahmin edilmektedir.

Sağlık okuryazarlığı tüm toplumların üzerinde çalışması gereken bir konudur. Bizim de en kısa süre içinde toplumun ve bireylerin sağlık okuryazarlık düzeyini iyileştirmemiz şarttır. Bunu sağlayabilmek için; sağlık çalışanları ve yetişkin eğitimi profesyonellerinde sağlık okuryazarlığı farkındalılığını, bilgisini ve eğitim becerilerini  iyileştirmek, ve özellikle sınırlı okuryazar gruplarda, genelde tüm toplumda sağlık okuryazarlığı düzeyini iyileştirmek alınması gerken ilk hedefler olmalıdır. Sağlık çalışanlarının, özellikle hekimlerin hasta ile doğru iletişimi kurarak bu önemli konuda öncülüğü yapmaları gerekmektedir.

Unutmayalım;

Sağlık bilgilerini anlamak her bireyin hakkıdır.

 H. Erdal Akalın

İlgilenenlere Öneriler:

  1.  Institute of Medicine, Health Literacy: A prescription to end confusion. National Academies Press, Washington, 2004 (www.iom.edu)
  2. Health literacy. National Network of Libraries of Medicine (www.nnlm.gov)
  3. Weiss BD. Health literacy and patient safety: Help patients understand, AMA Foundation, 2007.
  4. Health Literacy Interventions and Outcomes: An Updated Systematic Review. Evidence Report/Technology Assessment Number 199. (www.ahrq.gov)

You might also like